Kozmetikte de “doğal” ve “organik” sözcükleri sık sık kullanılıyor ancak neyin doğal neyin organik olduğu konusunda bir kısım şüphe dolu bir yaklaşım içinde, bir kısım anında inanıp satın alanlardan, diğer bir kısım ise organiğin organik olmadığı, doğalın da doğal olmadığı ve tüm bunların pazarlama hilesi olarak kullanılan sahte bir dilden ibaret olduğunun farkında. Şunu bilmelisiniz ki bir ürünün organik diye adlanadırılabilmesi için ambalajında öncelikle ve mutlaka bir sertifika ibaresi bulunmalı.

Dolayısı ile sağlığınızı ön plana çıkarmak istiyorsanız geriye kalan ürünlerde de dedektifçilik oynamanız gerekiyor. İlk önce nelere mi bakmalısınız? Aslına bakarsanız kozmetik ürünlerinin çoğu zehir deposunu andırıyor içeriklerinden dolayı.

Nelere dikkat etmeniz gerektiğini, kullandığınız ürünlerde nelerin “olmaması” gerektiğini bilmek istiyorsanız bir dahaki alışverişinizde elinizde verdiğimiz listeyi bulundurmanız hayatınızı kolaylaştıracaktır. İşte size altı tane kesinlikle kozmetik ürünlerinizde bulunmaması gereken madde listesi.

TALK (talc)
Talk aynı zamanda hydrous magnezyum silikat diye de bilinir ve asbeste benzer özellikler taşıyan bir zehirdir. Evet talk duyduğunuzda bebek ürünleri aklınıza geliyor, doğru. Talk bebek pudralarında, farlarda, allıklarda ve toz olan çoğu kozmetik ürünlerde kullanılır.

Topaklaşmayı önleyen ve emici bir madde olmasından dolayı kullanılır. Amerikan Kanser Kuruluşu’nun belirttiği üzere asbest içerikli talk zerrecikleri insan yumurtalıklarında ve ciğerlerde tümöre neden oluyorlar. (Ve siz bunları lafta kıymetli olan bebeklerinizin poposuna ekiyorsunuz.) 1970lerden bu yana asbestsiz talk kullanılmasına rağmen güvenliğine dair kanıtlar kesinlik kazanmış durumda değil ne yazık ki.

PARABEN (paraben)
Östrojen özelliklerine benzerliği ile bilinen paraben, cilt bakım ürünlerinde ve kozmetiklerde methyl-, propyl-, butyl- ve ethylparaben olarak farklı şekillerde kullanılan ve raf ömrünü uzatan bir kimyasal. 2004 yılında Journal of Applied Toxicology’de yayınlanmış bir araştırmada 20 farklı meme tümörü biyopsisinde altı çeşit parabenin vücut metabolizması tarafından zarar görmemiş hatta kütle halinde bulunduğu ve bunun da kozmetik kullanımına paralel olduğu görülmüş.

Ayrıca 2003’te European Journal of Cancer Prevention’da yayınlanan başka bir araştırma sonucunda “erken yaşta koltuk altı temizliği için sık jilet kullanımı ile birlikte deodorant kullanımı erken meme kanseri teşhisi arasında bir bağlantı kurulmuştur”. Ortalama bakım ürünlerinin %90’ında “doğal” olduklarını iddia etseler bile paraben bulunmakta. ‘’Benim kullandığım parabensiz’’ deseniz de sizinkinde bir başka zararlı madde var emin olun.

PROPİLEN GLİKOL (propylene glycol)
1, 2-dihidroxpropan, 1,2-propadiyol, metil glikol, trimetil glikol diye de bilinen bu kokusuz ve renksiz sıvı konvansiyonel kişisel bakım ürünlerinin çoğunda tesir güçlendirici olarak kullanılır.

Masaj yağları ve deodorantların başlıca etken maddesi olan propilen glikol aynı zamanda araba ve teknelerde buzlanmayı önleyen antifrizlerde de bulunur. Cilt üzerinde çok miktarda propilen glikol ciltte tahriş, iltahaplanma, döküntüler ve nefes alma problemlerine yol açar.

MİNERAL YAĞI (mineral oil)
Gazolin üretmek amacıyla petrolün distile edilmesiyle oluşan işlenmemiş bir yağdır aslında mineral yağı denilen şey. Renksiz ve kokusuz mineral yağı, bebek losyonlarında, cilt kremlerinde ve merhemlerde bulunur çoğunlukla.

Çok önemli olmayan sebep verdiği yan etkilerden bazıları arasında gözenekleri kapamak ve akneye sebep olmayı sayabiliriz. 2011 National Toxicology Program raporunda ise az işlenmiş veya işlenmiş mineral yağların kanserojen etkisi olduğu belirtilmiş, nefesle alınması, cilde teması ve öğütülmesi kesinlikle yasaklanmış bir üründür.

SODYUM LORİL SÜLFAT (sodium lauryl sulfate)
Kişisel bakım ürünleri arasında en tehlikeli içeriktir. Yer temizleyicileri, motor yağ gidericileri ve oto yıkama sabunlarında da kullanılır.

Sodyum loril sülfat kullanılan ürünlerin cilde zarar verdiği, gözde kalıcı hasar oluşturduğu ve karaciğer zehirlenmesine yol açabildiği biliniyor. Ayrıca Kanada bu içeriği şüpheli çevreye zarar veren zehir listesine sokmuş bile.

FİTALAT (phthlates)
Fitalat, ürünlerin daha uzun süre kalıcı olmasını sağlamak için kullanılan, insanlarda içsalgı bezlerine zarar veren bir kimyasaldır. Bu kimyasal yaygın olarak çocukların plastik oyuncaklarında ve tıbbi malzemelerde yumuşak olmasını sağlamak amaçlı kullanılır.

Bu kimyasala maruz kalmanın sonucunda kişiler, böbrek ve akciğer hasarları, erken meme gelişimi (ki bu da meme kanseri ihtimalini yükseltir), üreme organlarında sorunlarla karşılaşılabiliyor.

KAYNAK: Nil Kayarlar Sarrafoğlu / Yeşilist

 

 

Views: 49