Şimdi bir ülke hayal edelim.. Havası yılın 365 günün 350 günü buzzz gibi ve yağmurlu. Tam benlik 🙂 Dünya üzerindeki konumu gereği yazın bir kaç ay hariç bol bol karanlıkta kalıyor. Bitmek bilmeyen kışlar var. Ek olarak ülkede çalışanların maaşından yaklaşık %60 gelir vergisi kesiliyor! Sıradan bir Danimarkalı için hayat sabah 7 sularında ve karanlıkta başlıyor. Eksili derecelerdeki, bol rüzgarlı ve yağmurlu sokaklara çıkıp bisikletle işe giderek devam ediyor. İş saatleri süresince şanslılarsa azıcık güneş görüp, gene karanlıkta eve dönerek ilerliyor. Bu durumda hayatta kalma iç güdüsü olarak mutluluk yaratmak gerekiyor. Birazdan detaylıca konuşacağımız “hygge” kavramı da böyle ortaya çıkıyor. Mutluluk yaratma işinde o kadar başarılı oluyor ki bu ülke uzun yıllardır en mutlu ülkeler listesinde başı çekiyor. 🙂
Nedir bu “Hygge”?
H Y G G E (huge, höge, hoga vb gibi okunuyor) tam net bi’ tanımı olmayan bu Danca kavram şöyle anlatılıyor : “samimi ortamlar yaratma sanatı” , “ruhun sıcacık hissetmesi”, “tüm dert, sıkıntı ve sinir bozucu şeylerden uzak olma durumu”, “rahatlatıcı ve mutluluk veren şeylerden keyif alma” , “en sevdiklerinle birlikte olma durumu” vb.. Hemen hemen her sene dünyanın en mutlu ülkesi seçilen Danimarka’da hygee baya önemli bir kavram.
Hygge’ye ulaşmayı sağlayan şeyler ise Dan dostlarımıza göre aşırı basit.. Sevdiklerimizle ev buluşması, doğada olmak, sıcacık bi içecek, fırından yeni çıkmış kurabiye, mumlarla aydınlatılmış bi ortam, rahat ve minimal mobilyalar, sıcak şarap, yün çoraplar ve rahat ev giysileri vb..
Hygee kavramını o kadar benimsemişler ki sıfat ve fiil olarak da kullanıyorlar. Mesela bir durum çok hygge ise sıfatı “hygeelig” veya “hyggelight” oluyor. Cümle içinde kullanmak gerekirse “Ne kadar hyggelig bir sofra!” veya “Acaba misafirlerimiz diledikleri gibi hygelight olabildiler mi?” gibi. 🙂 Günlük hayatta o kadar çok kullanılan bir kelime ki Danca öğrenenlerin ilk öğrendiği kelimelerden oluyormuş ister istemez.
Sevdim Bu İşi.. Biraz Daha Detay Versen?
Kopenhag’da yer alan Mutluluk Araştırma Enstitüsü’ne (valla uydurmuyorum böyle bir oluşum var buyrunuz linki) kaliteli bir şekilde hygge ruh haline girmek için 10 maddelik bir manifesto var. Şimdi madde madde kısaca özetlemeden önce, Nordiklerin ileri medeniyetine bir dakikalık saygı duruşu rica ediyorum…………………………………………….. Evet.
Hygge Manifestosu
1)Atmosfer – Işıkları kısın veya kapatın. mumlarla bol bol “doğal ışık” yaratın
2)Anda Kalmak – Anda kalma felsefesi “mindfulnes” trend olmadan evvel Dan dostlarımız bu işi çözmüş. Hygge yaşamak için ekranlara bakmamak, yaşanan ana odaklanmak ön koşul.
3)Küçük Keyifler – Kahve, çikolata, minnoş tatlılar, yaramaz şeyler hygge felsefesinin olmazsa olmazı. Bu arada sanırım iklimle alakalı Avrupa kıtasında kuzeye gidildikçe yıllık tüketilen şeker miktarı da artıyor. Danlar ortalama Avrupalıların tam 2 katı şeker tüketiyor. Ancak şeker tüketim birincileri daha da kuzeydeki dostları Finliler. 🙂
4)Eşitlik – Geldik benim enn sevdiğim maddeye… Sevdiklerinizle toplaştınız, ağız tadı ile hygge olacaksınız. Öyle ev sahibi – misafircilik oynamak yok. Herkes her işin ucundan tutacak. O sofra birlikte hazırlanacak, birlikte toplanacak. Kimse ev sahibinin misafir ağırlama yeteneklerini değerlendirmeyecek. Herkes eşit, kimse ev sahibi veya misafir değil. Oh misss.
5)Minnettarlık – Küçük, büyük fark etmek elimizdeki şeylere müteşekkir olma durumu. O anda elimizde tuttuğumuz bi kupa sıcak çay da olur, kucağında oturduğumuz sevgilimiz de. Haydi sahip olduğumuz irili ufaklı güzellikleri sıralayıp şükür edelim. Zaten bunu yapana karada ölüm yok, mutsuz olmaz.
6)Uyum – Kendini kanıtlama, yarışma olmadan çevre ile uyum içinde olma durumu. Yani ego yapmak, övünmek, gösteriş yapmak yok diyorlar kibarca.
7)Rahatlık – Rahat koltuklar, giysiler, zorlamamak ve kendini salıvermek ön koşul.
8)Ateşkes – Hygge ortamında olaylar, gerginlikler yok. “No more drama in my life” diyorlar. Siyaset, din gibi gerginlik çıkabilecek konuların hygge ortamında yeri yok.
9)Birliktelik – Bu içtiğimiz bir kahve de olabilir, yanımızdaki sevdiklerimiz de olabilir. Tamamen “birlikte” ve mutlu hissetme hali.
10)Sığınak – Hyggelig duruma erişmek için güvende hissetmek, tehlikeden korunduğunu bilmek şart.
Bana Hygge Şeylerle Gel…
Hygge felsefesini aşağı yukarı anlayıp sevdiysek hygge’ye ulaşmak için öneriler listesi paylaşmak isterim 🙂
1)Hyggekrog – Yani Türkçe meali ile “hygge köşesi“.. Evde olur, iş yerinde olur kendinize özel bir köşe yaratıp burada zamanı durdurun. Anın tadını çıkarın ve keyif alın. Genelde cam önleri, mutfakta kaynamakta olan cisimlere yakın yerler, fırından gelen kokuların çekim alanı gibi öneriler var.
2)İmkanlar el veriyorsa şömine : veya doğada yakacağınız ateş: Çünkü yanan odun sesi ve kokusu son derece hygge.
3)Mumlar & Mumlar & Mumlar : Mum tüketiminde dünya 1.si olan Dan dostlarımızın bir bildiği var. Mum yakılan ortamda bir sıcaklık, gerginlik azalması oluşuveriyor..
4)Doğada Olmak
5)Kitaplar
6)Çikolata ve Harika Tatlılar
7)Battaniye ve Yün Çoraplar
8)DIY Projeler: Yemek yapmak, reçel yapmak, dolaplarınız için dizilim sistemleri geliştirmek… hepsi de çook hyggelit.
9)Deftere Yazı Yazmak: Kağıt ve kalemle haşır neşir olmak terapi etkisi yapıyor. Benim favorim düzenli günlük tutmak.
10)Popcorn ve Seri Şekilde Dizi İzleme: Netflix’te sevdiğiniz diziyi açıp, rahat giysiler, yün çoraplar ve sevdiğinizle paylaşılacak koca bir kase popcorn (misal karamelli yer fıstıklı).. ohh orama da hygge, şuralarıma da hygge
11)Tıngır Mıngır Yavaşça Pişen Şeyler: Fırında kek olur, 6 saat pişen türlü olur, kuzu eti olur.. evi kokuya ve huzura boğacak her hangi bir şey olsun yeter.
12)Bitkiler ve Bahçe İşleri ile Uğraşma – İç veya dış alanda farketmez..
13)Güzel Zamanları Anıp Nostalji Yapmak – Keyifli zamanlara ait eski fotolar, günlük notları, biletler vb şeylere bakmak
Yazan: Zeynep Cansoylu
Views: 30